YELKENLER FORA!

Yazar: Ruveyda Topalkara

Editör: Ayşe Çipan Büyükcam

Şef Editör: Behice Kavak

Haydi tayfalar, demir alıyoruz!

Uzun zamandır bu geminin kaptanıyım, denizler benden sorulur. Bu suları avucumun içi gibi bilirim. Gemimi ve tayfamı tehlikelerden korumak görevim. Ve tabii tehlikeleri önceden tahmin edip en güzel planı yapmak da… Ya kılıcım? Bunu gören korsanların korkup kaçmaması imkânsız. Yoksa vay hâllerine!

Tamam tamam kılıcım tahtadan olabilir. Yine de çok büyük. Gemim mi? O da bebeklikten kalma plastik küvetim olsa da beni denizlerin maviliğine götürmeye yeter.

Yine de kocaman gerçek bir geminin kaptanı olmak en büyük hayalim. Bunun için denizcilik hakkında sürekli araştırıyorum.

Bir kaptansanız en iyi bilmeniz gereken, aynı zamanda en önemli konu tabii ki korsanlar! Evet korsanlar. Çünkü onlar kayalıkların arasından, kuytulardan çıkıp geminizi ele geçirmeye çalışabilirler.

Kur’an’da Korsanlardan Bahsedilir Mi?

Biliyor musunuz? Korsanlar çok çok eski yıllardan beri var. Kur’an-ı Kerim’de geçen Hızır (a.s.) kıssası korsanlığın uzun geçmişine işaret eder. Hızır (a.s.), yoksul denizcilere ait bir gemiyi gasp edilmekten korumak için tabanında bir delik açıp hasarlı hâle getirmiştir. (Kehf Suresi 71-79) Akıllıca değil mi? Çünkü yalnızca sağlam gemilere el konuyordu. Bu da korsanlardan korunmak için bir ipucu sayılır.

Gemiler Bizim İçin Nimettir

Kur’an’da birçok yerde gemilerin bir nimet olarak insanların hizmetine sunulduğuna işaret edilmiş. Bakın, Rabbimiz ne diyor. “Görmedin mi ki, gemiler Allah’ın nimetiyle denizde akıp gitmektedir.” (Lokman Suresi 31) Bazen o koca şeylerin suyun üzerinde nasıl durabildiğine ben de şaşıyorum. Bazı ayetlerde de denizlerin tehlikelerinden bahsedilmiş. “İnsanların kendi elleriyle işledikleri kötülükler sebebiyle karada ve denizde bozulma ortaya çıkmıştır.” (Rum Suresi 41)

Korsanın Da İyisi Kötüsü Olur

En İyi Korsan Bizim Korsan!

Size çok önemli bir şey söyleyeceğim. Korsan, zannettiğimiz gibi sadece hırsız, kötü, korkunç olmak demek değil. Türk tarihinde karadaki akıncılar yerine denizde levent adıyla anılan korsanlar gerektiğinde donanma seferlerine katılırdı.

Ee ne demişler, “Dostunu yakın tut, düşmanını daha yakın.” Düşmanını ne kadar tanırsan bir sonraki hamleni o kadar iyi yaparsın. Kâtip Çelebi de korsan olmayan acemi kaptanlara denizin durumu ve deniz savaşı konusunda korsanlara danışmayı tavsiye etmiş.

Kötü korsanlara hücuum!

Peygamberimiz (S.A.V.) Döneminde Korsanlar

Peygamberimiz (s.a.v.) zamanında Mekke’nin Şuaybe limanı yakınlarında görülen korsanlar, Peygamberimize (s.a.v.) haber verilmiş. O da bunların bulundukları adadan çıkarılmaları için 300 kişilik bir kuvvet göndermiştir.  

Müslümanlar Kötü Korsanlara Karşı

Hz. Ömer zamanında da korsanlara karşı deniz seferleri devam etmiş. Müslümanlar kısa sürede Doğu Akdeniz ve Kuzey Afrika sahillerine, Basra Körfezi ve Umman Denizi kıyılarına hâkim olmuşlar. Bu kıyıların da korsanlardan korunması gerekiyormuş ve bunun için büyük gemiler lazımmış. Buralardaki eski tersanelerdeki gemi ustalarına gemiler inşa ettirmişler.

Türklerin Kahraman Korsanları

İlk fetihler sonunda maceralar denizi olarak da adlandırılan Akdeniz’in batısında, güney sahiller Müslüman, kuzey sahiller de Hristiyan korsanların olmuştu.

Osmanlı Döneminde de Barbaros Hayreddin Paşa, Oruç Reis gibi büyük denizciler korsanlıktan yetişmişlerdir. Ben de onlar gibi güçlü bir denizci olmak istiyorum. Bu kadar çok şey anlatınca acıktım. Başka bir gün size Barbaros Hayreddin Paşa’yı anlatırım. Gideyim biraz kare bisküvi yiyip güçleneyim. Tıpkı bir zamanlar korsanların yiyip güçlendiği gibi…