top of page

Niçin Seyahat Etmelisin?

  • Esra Bahadır
  • 13 Haz 2024
  • 2 dakikada okunur

Yazar: Esra Bahadır

Editör: Azize Sultan Kömürcü


ree

Tarihte seyahati ilk keşfedenin Sümerler olduğu söylenir. Evet evet, hani şu yazıyı ilk bulan medeniyetten söz ediyorum. Sadece yazı ile kalmamışlar tabii, dil, tıp, astronomi, matematik, din, fal, büyü, mitoloji gibi alanlarda da ilk öne çıkan, isimlerinden söz ettiren bir toplum olmuşlardır. Bizler günümüzde çok eski medeniyetlerden bahsedebilmeyi biraz da onların gezgin ruhlarına borçluyuz!

Tabi seyahatler sadece bu amaçla da yapılmış değil! Eski çağlardan antik çağa kadar geçen binlerce yıllık dönemde insanlar hayatta kalmak, yiyecek bir şeyler bulmak için de seyahat etmek durumunda kalmışlardır. Bu sebeple tarihe baktığımızda türlü medeniyetlerin hayatta kalma mücadelesi, içinde yaşadıkları yer küreyi daha yakından tanıma istekleri olduğu gibi, hayatlarını kolaylaştıracak, güzelleştirecek şeyler ortaya çıkarma konusunda da onları istekli hale getirmiştir.

Tüm bunları söylerken seyahatin sadece içgüdüsel bir eylem olmadığını da ifade etmeliyim. İnsana iyi gelen bir yönü olduğunu da es geçmeyelim. Kim bilir belki de insanlığın var olduğu ilk günden beri insanlar seyahatle ilgili içlerinde bazen gizli bazen aşikâr bir istek duyuyorlardı. Uygun koşullar oluştuğunda ise kendilerini yolculuğun gizemli serüvenine teslim ediyorlardı. “Yaşa, seyahat et, maceraya atıl, şükret ve asla pişman olma” sözü biraz da bunu doğrular niteliktedir.

Her seyahat, başlanılan yere geri dönmeyi de içerir. Biz de asıl sorumuza dönersek; sahi insan neden seyahat etme arzusu duyar? Durduğumuzda bulamadığımız hangi şeyi buldurur? Neden yolculuğa çıkan insan ile geri dönen kişi aynı değildir?  Yaşamımız boyunca gerek hayatın amacını, gerekse kendi anlamımızı bulmak, bazen bir şeylere kavuşmak bazen de kaçmak için gezinir dururuz. Gezip gördüğümüz her bir yer bizi kendimize, hedef ve ideallerimize biraz daha yaklaştırır. İbn Battuta, “Yolculuk önce seni sözsüz bırakır, sonra da iyi bir hikâye anlatıcısına dönüştürür.” derken tam da bunu kastediyor olmalı.

Şimdi gözlerini kapatıp bir düşünmeni istiyorum. Seni en çok mutlu eden yolları, yolculukları…  Bu belki ailenle yaptığın seyahatler olabilir, belki bir okul gezisi ya da arkadaşlarınla birlikte keşfettiğin yeni bir yer.  Tüm bunların dışında yaşadığın başka bir anıyı da düşünebilirsin. İlla uzak bir yer ya da kilometrelerce gidilen bir yol olması da gerekmiyor. İşte o an ki duygunu, düşüncelerini hatırına getirmeye çalış. Yüzüne yayılan o tebessümü, kalbine yerleşen o huzur ve rahatlamayı tahayyül edebiliyorum.

Seyahatle ilgili konuşurken faydalarını da bilmek isteyeceğini düşündüm. Seyahat; insanın ufkunu genişletir, özgüven kazandırır, önyargılardan kurtarır, zekâyı geliştirir, anıları çoğaltır, insanın kendisini dinlemesini sağlar,  hayalleri gerçekleştirmede fitil görevi görür. Seni daha mutlu, keyifli, heyecanlı, meraklı, yaşadığını hisseden birine dönüştürür. Çok abartılı olmazsa ruhun yakıtı olduğunu bile düşünebiliriz. Faydaları her zaman bu kadar soyut şeylerle de sınırlı değil elbette. Stres, kaygı, depresyon, kalp krizi ve tansiyon riskini de azaltır.

Tabi seyahat etmeyi bu kadar çok yüceltirken bunun kolay olmadığını belli bir bütçe ve zaman gerektiğini söyleyenler de olacaktır. Tek başına ailenden ayrı bir yere gidemeyeceğini de ekleyeceklerdir. Sen onlara kulak asma! Hatta dilersen büyüdüğünde seyahat etmek için şimdiden birikim yapmaya başlayabilirsin. “Seyahat için yaptığın yatırım; kendin için yaptığın en iyi yatırımdır.” sözünü kulağına küpe yapmak da bu isteğini canlı tutmana yarayabilir. Ailenle ve arkadaşlarınla mümkün oldukça seyahat etmeye devam et! Günün birinde demek istediğimi daha iyi anlayacak, sana söylediğim tüm bu cümleleri yaşarken bulacaksın kendini. O zamana kadar kendine ve ruhuna iyi bak!

 
 

©2023, Recep Bilal Aksu tarafından kurulmuştur.

  • Instagram
bottom of page