top of page

NEDEN BURSA?

  • Özge Erkal
  • 13 Haz 2024
  • 2 dakikada okunur

Yazar: Özge Erkal

Editör: Gülşah Sarı

Çizer: Sebile Koca


ree

Yeni öğrencisi olduğum okulun merdivenlerinden inerken yine Mert ve arkadaşlarıyla göz göze gelmiştik. Koridordaki öğrenci sesleri ve yüzüme çarpan ekşimsi bakışlar birbirine karışmıştı. Bunun ne olduğunu iyi biliyordum. Sessiz olsa da benim çığlık gibi duyduğum bu bakışlar şunu haykırıyordu. “Yine mi sen? Yeni çocuk!”

            Okul çıkışı yağmur bastırdı. Yokuşu çıkarken ayakkabılarıma dolan yağmur sularından çıkan ses, hızlı hızlı alıp verdiğim nefesim ve güm güm atan kalp atışlarımdan oluşan orkestrayı dinlerken bir yandan da yeleğimin içinde tuttuğum kâğıtların kuru kalması için çaba sarf ettim.

            Eve geldiğimde kuru kalmayı başaran tek şey bu kâğıtlar olmuştu. Onları masaya bırakırken -üç aydır beraber yaşamaya başladığımız- babaannem her zamanki köşesinden seslendi.

            ─ Ömer, fena ıslanmışsın, ama Nisan yağmuru iyidir iyi.

            ─ Ah babaanne! Bursa’nın havası ne ilginç! Sabahı güneşli, öğleni bulutlu.

            ─ Bursa değil oğlum. Prusa Prusa!

            ─ Tamam babaanne, Prusa.

            Babaannemin yanında Bursa şehrine, Bursa dendiğinde pişman olmama gibi bir şansı yoktur insanın. Eskiler Prusa derlermiş. Sebebini bilmez ama kelimelerin olduğu gibi kalmasında Bursa’nın değişen havası kadar ısrarcıdır babaannem. Bir de Mert gibi tabi. Onun da okuldaki öğrenci değişikliğine pek sıcak baktığı söylenemez.

            Öğretmen son dersi bahçede işlemişti ve bazı öğrencilere tiyatro gösterisi için rollerinin bulunduğu kâğıtları dağıtmıştı. Ana karakterlerden birinin ben, diğerinin de Mert olması tesadüf olamazdı. Öğretmenin bize bakarkenki gülümsemesi hedefini tam ortadan vurmuş bir sporcunun sevincinden farksızdı. Öğrencilerin birbirlerini tanımalarında çok farklı yöntemleri olduğu kesindi.

            Gösterinin adı babaannemin ilgisini çekecek türdendi. “Bursa mı Prusa mı?”

  Bu merakla kıyafetlerimi değiştirir değiştirmez rolüme çalışmaya başladım. Bir kralı canlandıracaktım. Milattan önce şimdiki Türkiye’nin kuzey batısında yer alan antik bir krallık olan Bitinya Krallığı’nın kralı 1. Prusias tam yirmi beş yıl krallık yapmış ve krallığını güçlendirmeye çalışmış. Buraya kadar her şey normal sayılır. Asıl ilginç ve bence çok havalı olan şey ise, Prusias’ın Bitinya’nın başkentini kurması ve burasının kendi ismiyle anılmasına sebep olacak Prusa adını alacak olmasıydı.

Zamanla Prusa ismi Bursa’ya dönüşmüş. Bir şehir kuruyorsun ve ismi değişikliğe uğrasa bile senin adını anımsatıyor. Bu gerçekten çok etkileyici geldi. Büyüdüğümde bir icat yaparsam mutlaka ona kendi ismimi vermeliyim diye düşündüm. Bursa’nın şimdiki yerinde kurulmasını öneren kişi ise Hannibal Barca isimli bir komutan. Bu rolün Mert’e verilmesi ve karşılıklı sahnemizin olması ise kaplumbağa gibi kabuğuma çekilmeme sebep olmuştu.

Babaannem Uludağ manzarasını seyrederken ona rolümden bahsettim. Beni sanki başında bir kuş varmış gibi dikkatle dinledi.

─ Bak oğlum! Haklıymışım işte. Bursa değil. Prusa’ymış gerçek adı.

─ Değişmiş ama babaanne. Değişiklik kötü bir şey mi?

─ Değil elbette, ama benim gibi bazı insanlar değişikliği pek sevmez. Napayım ben de böyleyim oğlum.

─ Ben seni böyle seviyorum babaanne.

Gösteri günü sanki bütün Bursa salondaydı. Ya da ben heyecandan insanları çifter çifter görüyordum. Son sahnede Mert, şaşkınlıkla bana “Kral Ömer?!” diye seslendi. Ben de kendisini kötü hissetmemesi için “Komutan Mert!” diye karşılık verdim. Bu esnada tüm salonu içine alan kahkaha sesleri kuvvetli alkışlara eşlik etti. Gösteri sonunda beni ilk tebrik eden Mert oldu. Birlikte bir anımız olmuştu ve sanırım artık onun için yeni öğrenci değildim.

            Bazılarının yeni kişilere ya da durumlara alışması zor olabilir. Tıpkı Mert ve babaannem gibi. İnsanlar değişir. Hatta bazı şehirlerin ismi dahi değişebilir.

            Ben Ömer, yeni öğrenci ve burası da artık Prusa değil, Bursa.

 
 

©2023, Recep Bilal Aksu tarafından kurulmuştur.

  • Instagram
bottom of page