KORKUNÇ VLOGER ŞAŞA

Yazar: Emel Balı

Editör: Elif Özdemir

Şef Editör: Behice Kavak

Merhaba arkadaşlar, vloguma hoş geldiniz. Ben Şaşa, Hayalet Şaşa… Evet, ben bir hayaletim ve size hayaletlerin yaşamıyla ilgili “korkunç bir vlog” sunacağım. Korkanlar olduysa şimdiden takipten çıkabilir. Benden söylemesi! Hahahaha! Şaka şaka, korkmayın! Biz hayaletler aslında o kadar da korkunç değiliz. Biz de sizler gibi yemek yapar, kitap okur ve gezmeye gideriz. Merak etmeyin, tek işimiz insanları korkutmak değil. İşte bunu sizlere göstermek için bir video çekmeye karar verdim. Belki vlogumu izledikten sonra hayaletlerle ilgili fikriniz değişir. Olamaz mı?

Evet arkadaşlar, bugün sizlerle ilk videomu paylaşmak istiyorum. Gördüğünüz gibi elimde bir mumla geziyorum. Çünkü hava henüz aydınlanmadı. Biz hayaletler günışığını pek sevmeyiz. Aman sakın yanlış anlamayın! Aydınlık havalar da çok güzel. Ama biz hayaletlerin günışığına alerjisi var. Eğer günışığına maruz kalırsak, vücudumuzda kırmızı benekler çıkar, kaşınmaya başlarız. Işık gözlerimizi öyle rahatsız eder ki tıpkı yarasalar gibi önümüzü göremez oradan oraya çarparız. Böyle şeyler yaşamamak için de geceleri yaşamayı tercih ederiz. Yani maksadımız sizi gece rahatsız etmek değil. Geceleri sadece kendi işlerimizi yaparız. Hatta bunu yaparken de oldukça sessizce hareket ederiz. Fakat siz bizi fark ederseniz, korkabilirsiniz. Çünkü uyku sersemi, bembeyaz bir gölge size korkunç gelebilir. Gelmesin… Lütfen bizden korkmayın. Söz veriyorum, ben size her şeyi anlatacağım.

Bakın, gece uyandım. Elimi, yüzümü yıkadım ve sonra tıpkı sizler gibi doğru kahvaltıya… Bunu nereden mi biliyorum? Uyumadan önce annemin okuduğu masal kitaplarından… Ne oldu, neden şaşırdınız? Nasıl ki bizimle ilgili masallar size anlatılıyorsa, sizinle ilgili masallar da bize anlatılıyor. Hatta benim bazı arkadaşlarım da sizden çok korkuyor. Yani insanlardan… Peki, ben sizden neden mi korkmuyorum? Çünkü sizi takip ediyorum, izliyorum. Bence şimdi yine çok korktunuz. Durun durun, korkmayın! Bunu da hemen açıklıyorum. Hani siz insanların da vlogları var ya… Bir gün içinde neler yaptığınızı anlatıyorsunuz. Ben sizleri oradan takip ediyorum. Zaten benim vlog çekme fikrim de buradan geldi. Sizler bana ilham oldunuz.

Size bir sır vereyim mi? Ayrı dünyaların insanı olsak da ben sizi sevmeye başladım. Bazı günler sizinle ne kadar güzel oyunlar oynayabileceğimizi düşünüyorum. Kesin çok eğlenirdik! Tek sorun şu ki bu oyunları gece mi yoksa gündüz mü oynardık? Siz gece uyuyorsunuz, biz ise gündüz. Neyse bunu sonra düşünürüz. Şimdi hemen bugüne geçelim.

Bugün kendime harika bir kahvaltı hazırladım. Sıcak ve tatlı şeyleri çok severim. Tıpkı şaşako gibi. Şaşako benim özel tarifim. Bir gün size bunun nasıl yapılacağını da anlatabilirim. Şaşakomu yedikten sonra, en iyi dostum Tuti ile buluştum. Arkadaşlar Tuti bir kedi ve şapkasından da anlaşılacağı gibi harika bir aşçı kedi. Tuti’nin en büyük hayali bir yemek kitabı çıkarmak. Ama bu öyle bir kitap olacak ki hem hayaletler hem de insanlar kolayca anlasın. Tuti’yle değişik yemek tarifleri denedik. Bir yemek kitabının nasıl olması gerektiğini görmek için örneklere baktık.

Aaaaa! Saate bakın. Hava aydınlanmak üzere ve bugün hiç dışarı çıkmadım. Hemen Tuti’den ayrılıp arkadaşlarımın yanına gitmeliyim. Biraz hava alıp oyun oynamayı kim istemez ki. Bir sonraki vlogda görüşmek üzere.