top of page

Işıklı Baston ve Pamuk Şekeri

  • Yazarın fotoğrafı: Tuğba Mercan
    Tuğba Mercan
  • 4 Ara 2024
  • 2 dakikada okunur

Yazar: Tuğba Mercan

Editör: Sevde Dilruba

ree

Ben senin yaşlarındayken dedemin marangozluk atölyesi vardı. Okula giderken yolumun üstündeydi. Atölyeye uğradığımda çam kokuları eşliğinde dedemle vakit geçirmeyi ve ballı ıhlamur çayı içmeyi çok severdim.  Bu ziyaretlerimin en heyecan verici yönlerinden biri de dedemin bana verdiği okul harçlıklarıydı. Onları kumbaramda biriktirmek ve istediğim şeyleri almak harikaydı!

O dönemde çocuklara, “Sen kimlerdensin?” diye sorarlardı. Ben de kendimden emin bir şekilde Marangoz Nuri Usta’nın torunu olduğumu söyleyerek böbürlenirdim. Çünkü dedemin atölyesi hem herkesin akıl danıştığı, heyecanlı anıların anlatıldığı hem de sobada hazırlanan ıhlamurun içildiği, közlenmiş patateslerin ikram edildiği sıcacık bir yerdi.

Günümüzde de dedem gibi dinç olan yaşlılarımız var fakat her yaşlı bu kadar şanslı değil. Evden çıkamayan, kimsesi olmayan veya bakıma muhtaç yaşlılarımız da var. Bunları düşününce bisikletinin tekeri sönmüş kadar üzüldün değil mi? Haklısın.  Neyse ki ülkemizde huzurevleri, yaşlı bakım merkezleri sayesinde onlara destek olunabiliyor. Hadi gel birlikte göz atalım. Bakalım ülkemizde yaşlılarımıza özel neler var?

Işıklı Baston ve Hatırla Beni

Aa!  Bir tane bulduk bile! Bu projede görme veya yürüme zorluğu çeken pamuk şekeri dede ve ninelerimiz için bir baston icat edilmiş. Hem de ışıl ışıl bir baston!

Okula gittiğinde bazen kalemini evde unuttuğunu fark ediyorsun ama çabucak hatırlıyorsun değil mi? İşte yaşlılıkta bu biraz zaman alabiliyor arkadaşım. Bir üniversitedeki psikologlar da yaşlılara bu konuda yardım etmek için “Hatırla Beni” isimli bir proje yapmışlar. Darülaceze’de yaşayan yaşlılarımızla şarkılar söyleyip resimler yapmış, tekerleme ve bilmece etkinlikleri düzenlemişler.

Kim demiş, “Yaşlılar sosyal medya kullanamaz,” diye? Youtube kanalında düzenlenen Vefa Atölyesi’nde ailelere, yaşlılara nasıl davranmaları gerektiğini öğretmeyi hedeflemişler.

Anneannenle aynı üniversitede okumak ister miydin ya da dedenle beraber kep atmak? Üniversitelerimizin çoğu artık yaşlılar için özel eğitim programları sunarak onların bilgi ve tecrübesinden gençlerin yararlanmasını sağlıyor.

Ben hâlâ gencim, diyen büyüklerimize bazı belediyelerimiz resim, satranç, İngilizce ve sudoku gibi pek çok kurs veriyor ve etkinlikler düzenliyor. Yaa! Hep sen mi gideceksin kursa?

Bir de Ecdadımıza Bakalım, Acaba Onlar Neler Yapmış?

Osmanlı döneminde de yaşlılara büyük saygı gösterilirmiş. II. Abdülhamid zamanında İstanbul'da kurulan Darülaceze, yaşlıların tüm ihtiyaçlarının karşılandığı ilk huzureviymiş. Ayrıca o dönemde; vakıf, imarethane, aşevi, tekke ve Darü-l’vefa gibi kurumlarda da yaşlıların barınma, beslenme, sağlık ve sosyal ihtiyaçları karşılanırmış.

Peki, Biz Yaşlılarımız İçin Neler Yapabiliriz?

Şimdi geldik, etkinlik önerilerine. Malzemeleri açıklıyorum. Bir adet sen. Evet, evet sen! Aile büyüklerinden yakınında olanları ziyaret edebilir, kocaman sarılıp ellerini öperek, “Sizi çok seviyorum,” diyebilirsin. Sana bir sır vereyim mi? Yaşlılar en çok torunlarını görünce ve sevildiklerini hissedince mutlu olur.

Belki, “Benimkiler uzakta,” diyorsun. O hâlde onları telefonla arayabilir ve ailenle ilk fırsatta yanlarına gidebilirsin. “Ama benim aile büyüklerim hayatta değiller ki,” diye sönük balon gibi süzülen dostum, seni de düşündüm. Akrabanız Ahmet Amca ya da komşunuz Nezaket Teyze’yi sevindirme vakti. Onlarla buluştuğunda belki “Gizemli Yazar Per” kitabını okursunuz. Eminim bu kitabı onlar da sevecektir. Heyecanlı bir macera dinlemek istersen de sadece anılarını anlatmalarını iste, yeter.

Yaptığın bu ziyaretlerin ya da kitap okuduğunuz anların fotoğrafını bizimle paylaşırsan dergimizde severek yayınlarız. Kendine iyi bak ve ballı ıhlamur çayını ihmal etme. Hoşça kal dostum!

 
 

©2023, Recep Bilal Aksu tarafından kurulmuştur.

  • Instagram
bottom of page