top of page

BU YAPAY ZEKÂ NE OLA Kİ

  • Ayşegül Konak
  • 20 Şub 2024
  • 2 dakikada okunur

Güncelleme tarihi: 25 Şub 2024

Yazar: Ayşegül Konak

Şef Editör: Behice Kavak


ree

Bir robotun olsa senin için ne yapmasını isterdin? Senin yerine okula gitmesini mi? Seni gidi seni! Bunu isteyeceğini tahmin etmiştim ama o kadar da değil! Belki sen yetişkin olduğunda robotları günlük hayatta daha çok görebiliriz. Bir mağazada tezgâhtar olarak çalışan bir robota rastlayabilirsin mesela. Robotlar, karmaşık teknolojik aletlerdir. Ancak bir robotun işlevsellik kazanması büyük ölçüde yapay zekânın alametifarikasıdır.

Çok uzağa gitmeden daha basit örnekler de verelim. Akıllı telefonlardaki navigasyon ve yüz tanıma sistemleri, bankacılıktaki ses tanıma sistemleri birer yapay zekâ örneğidir. Bilgisayarında oyun oynarken, “Bak bak şu alışveriş sitesinde oynadığın oyunun karakterinin oyuncağı çıkmış, haberin olsun,” der gibi bilgisayar ekranının kenarında beliren o reklamlar var ya? Hah, işte onlar da yapay zekâ örneği.

Yapay Zekâ Nasıl Çalışır?

Yapay zekâ, az önce değindiğim basit işlemlerden robotlara kadar uzanan kocaman bir teknolojik alandır. En basit şekliyle, insan beynini taklit edebilen bilgisayar sistemleridir diyebiliriz. Mesela, ben sana turuncu rengi, bisiklete binmeyi ve çiçekleri çok sevdiğimi söyleseydim, sen de bana doğum günümde üzerinde çiçekler olan turuncu renkli bir kask hediye etmeyi düşünebilirdin. Sana bilgilerimi verdim, sen de bu bilgileri birleştirerek bir sonuç çıkardın. Üstelik olaya sevgini ve üretkenliğini de kattın. Şimdi beyninin yaptığı bu işlemleri bir makinenin yaptığını hayal et. Ne muhteşem değil mi!

Yapay zekâ bizim ona sunduğumuz bilgileri kullanır. Bilgisayarda oynadığın oyunların bilgisini kaydeder, akıl yürüterek senin o oyundaki karakterin oyuncağını sevebileceğine dair bir öngörü geliştirir ve sana özel o reklamları senin karşına çıkarır.

Peki Nedir Bu Yapay Zekânın Türleri?

Yapay zekâ pratik anlamda iki türe ayrılır. İlki, dar yapay zekâdır. Örneğin, makineler dar yapay zekâ örneğidir. Onların da birer beyni vardır, içinde beyin görevi gören küçük bilgisayar sistemlerinden bahsediyorum. Bu sistemler çoğunlukla anakart denilen küçük tabletler şeklindedir. Bu minik tabletler sayesinde bir makineye hangi işlemleri yapacağını öğretirsin ve o da öğrettiğin görevleri hiç bıkmadan devam ettirir. Evimizde kullandığımız çamaşır veya bulaşık makinesini örnek olarak verebiliriz. “Ay ne pasaklı insanlarsınız, yoruldum artık çamaşırınızı yıkamaktan,” diye yakınan bir çamaşır makinesi duydun mu hiç? Duymadın ama çamaşır makineleri olmasaydı ebeveynlerinden bu sözleri duyabilirdin.

Diğer bir türü de güçlü yapay zekâdır. Bu yapay zekâ türü de bilgisayar sistemlerine öğrenmeyi öğretmeyi içerir. Bilim insanları bu yapay zekâ türü üzerinde hâlâ çok yoğun olarak çalışmakta ve günlük hayatta henüz kullanılmamaktadır. Bir bilgisayara insan gibi düşünmeyi öğretmeye çalışmak kulağa çok zor geliyor değil mi? Bu alandaki gelişmeler arttıkça kendi kararlarını alabilen, aynı bir insan gibi düşünüp hareket edebilen bağımsız makineler ve teknolojiler üretmek amaçlanmaktadır.

İyi Midir Kötü Müdür?

Yapay zekâ, insan beynini taklit etse de insan beyninden çok daha hızlı ve sorunsuz çalışabilme yeteneğine sahiptir. Yapay zekâ geliştikçe günlük hayatta yaptığımız işler çok daha kolay hâle gelecek. Tabii ki yapay zekânın da hata yapma payı bulunmakta. Ayrıca yapay zekânın ileride mahremiyet ve güvenlik açısından riskli durumlara yol açabileceği de tartışılmaktadır. Ancak bu gibi sorunlar her teknolojik gelişim için geçerlidir. Örneğin, bir hammadde olan çeliği, tencere yapmak için kullanabileceğin gibi silah yapmak için de kullanabilirsin. Velhasıl, yapay zekânın iyi yönde gelişmesi için çalışacak, sendeki gibi gerçek ve güzel bir kalbi olan bilim insanlarına ihtiyacımız var.

 
 

©2023, Recep Bilal Aksu tarafından kurulmuştur.

  • Instagram
bottom of page