top of page

BAZEN UMDUĞUNU DEĞİL BULDUĞUNU YERSİN

  • Merve Akgül
  • 25 Nis 2024
  • 3 dakikada okunur

Yazar: Merve Akgül

Editör: Derya Özgenç

Şef Editör: Behice Kavak


ree

Ben Demir. On bir yaşındayım. En büyük tutkum basketbol oynamaktır. Arkadaşlarımla, ailemle ya da öğretmenlerimle ne konuşursam konuşayım, lafın sonunu hep basketbola bağlarım. Sınıfımızdaki gıcık kızlardan biri geçen gün maç sonu, “O kadar terlisin ki kafan bir basket topu gibi kocaman ve turuncu görünüyor.” demişti. Kızlar kendi aralarında buna çok güldüler ama bence bu bir iltifattı. Yani benim için basketbolla ilgili hiçbir şey kötü olamazdı ki! Neyse, asıl anlatmak istediğim konuya geleyim.

O gün ailemle Türkiye’nin ilk ve tek basketbol müzesi olan Fenerbahçe Basketbol Müzesine gidecektik. Haftalardır, günlerdir, saatlerdir bu önemli olayı bekliyordum. Ancak umut dolu uyandığım sabah büyük bir şok yaşadım. Küçük kardeşimi arı sokmuştu. “Ee ne olmuş!” demeyin. Küçük bir arı sokmasıyla bile anafilaksi geçirir, yani çok ama çok hastalanır. Acil müdahale yapılması gerekir. Daha önceden bildiğimiz bir durum olduğu için annemin yanında sürekli bulundurduğu bir şok iğnesi vardır. İğne sonrası sakinleşir ve şoku atlatır. Ama bu sefer bir terslik var gibiydi. Annem koşturuyor, babam ambulansı arıyordu.

- Ne oldu anne?

- Bahçedeki menekşeleri sularken arı sokmuş ve şok iğnesini bulamıyorum. Kaybedecek zamanımız yok. Durma sen de ara çabuk!

Annemden bana müthiş güçte bir pas atılmıştı ama topla değil gülle ile atılmıştı sanki! Ne yapacağımı bilemedim. Aynı anda kulaklarımda siren sesleri patladı. Koşan sağlık ekiplerini ve aynı hızda oksijen maskesiyle sedyede ambulansa taşınan kardeşimi gördüm. Sonra uzaklaşan siren seslerini dinlerken bana bakan bir çift göz fark ettim. Bu karşı komşumuzdu.

- Üzülme! Kardeşin iyi olacak.

Sadece üzgün değil, çok da kızgındım. Arılara karşı alerjisi olduğunu biliyor, ne diye çiçeklere su vermek istedi ki? Hem de bu sabah! Annem hep bana dağınığım diye kızar, o iğne neredeydi peki?! Yüzümün orta yerine kocaman bir basket topu yemiş gibi canım acıyordu öfkeden. Müzeye gidemeyecek ve belki kardeşim…

Kenarda duran basketbol topunu alıp bahçeye çıktım. Topu yere vurup, yakalamalı sonra yine yere hiddetle vurmalıydım.

- Benim adım Demir Güneş. Seninle adaşız.

Daha önce her sabah karşılaştığım karşı komşuya hiç de dikkatli bakmamıştım. Hep “Merhaba.” ya da “İyi günler.” diyordum aceleyle. Bir an durup bakınca içimden şaşırmakla kalmadım.

- Demir Güneş mi? Yoksa siz o Demir Güneş misiniz? Hani milli basketbolcu olan!

- Eh, evet o benim ama epey eski bir milli basketbolcu.

Bir anda elimden topu kaptı ve koşarak smaç bastı. Büyülenmiştim! Boğazımda öfke ve üzüntüden yumru gibi duran basket topu, o an heyecandan pır pır atan kalbimin yerine inmişti. Topu bana gönderdi. Bir anda karşılıklı üçlük atışına başladık. Sonra kısa süreli iki set oynadık. O ve ben evimizin bahçesinde maç yapıyorduk. Buna inanamıyordum. Çalan telefonla durduk. Arayan babamdı ve neyse ki kardeşim kendine gelmişti. Ancak vücudu çok sarsılmış ve hastanede kalacaklarmış.

Telefonu kapatınca kendimi hâlâ üzgün hissediyordum. O kriz anında cidden müzeye gidemeyeceğim için üzülmüş müydüm ben? Şimdi de üzüldüğüm şey için üzgündüm.

Demir Güneş iyi habere rağmen neden üzgün olduğumu sorunca ben de mahcup bir şekilde, “Kardeşim iyi ya, müzeye başka zaman da gideriz.” dedim. Güldü. Niye gülüyordu bu adam böyle? Sonra onu takip etmemi istedi. Bana bir sürprizi varmış. Onun evine gittik. İçeri girer girmez şaşkınlıktan göz bebeklerim basket topu kadar büyüdü! Karşımda onlarca kupa, yüzlerce madalya, sayısız çerçevelenmiş zafer fotoğrafları, gazete röportajları, afişler, maçlarda giyilmiş formalar, ayakkabılar, birbirinden ünlü basketçilerin imzaladıkları toplar… Tek kelimeyle büyülenmiştim!

- Demir Güneş müzesine hoş geldiniz! Bazen umduğunu değil, bulduğunu yersin. Ama daha lezzetli ve daha özel olabilir!

- Bu müzeye kardeşim ve benim için sınırsız giriş bileti için bir maça daha ne dersiniz?

- Haydi, derim!

 
 

©2023, Recep Bilal Aksu tarafından kurulmuştur.

  • Instagram
bottom of page